Yeni bir araştırmaya göre, geleneksel inanışın aksine, kahve içmek düzensiz kalp atışlarına karşı koruyabilir.
Kahveyi Bırakmak Fibrilasyona Engel Olur mu (Kafeinsiz) klinik deneyi, kalıcı düzensiz kalp atışları olan 200 hastanın, kahve tüketen çalışma grubunda yer almaları durumunda, kahve tüketmeyen çalışma grubunda yer almalarına göre durumun tekrarlama riskinin “önemli ölçüde” daha düşük olduğunu buldu – %47’ye %64.
Amerikan Tabipler Birliği Dergisi’nin Pazar günü yayımladığı bulgular, aynı zamanda New Orleans’taki Amerikan Kalp Derneği konferansında da sunuldu.
Gregory Marcus ve ekibinin araştırması, ABD’de 10 milyondan fazla kişiye, çarpıntıya, potansiyel olarak kalp yetmezliğine, kan pıhtılarına ve felce neden olan, halk arasında A-fib olarak bilinen atriyal fibrilasyon teşhisi konulmuşken geldi.
Sağlık çalışanlarının A-fib hastalarına, kalp atış hızının yükselmesine neden olabilen kafeinli kahve tüketimini bırakmalarını söylemesi alışılmadık bir durum değildir.
Ancak Decaf deneyinin sonuçları bazı kişilerin bu tavsiyeyi yeniden düşünmesine yol açabilir.
Altı aylık deneye, son beş yıl içinde düzenli olarak kahve içen ABD, Kanada ve Avustralyalı yaşlı yetişkinler katıldı. Katılımcılar rastgele iki gruba ayrıldı: Kafein tüketimini azaltanlar ve günde en az bir fincan kahve içenler. Katılımcılar, aralıklı video kontrolleri sırasında kahve tüketimlerini kendileri bildirdi.

Marcus ve çalışma arkadaşları, katılımcıların düzensiz kalp atışları yaşayıp yaşamadıklarını ve ne zaman yaşadıklarını belirlemek için doktor muayenehanelerinde çekilen elektrokardiyogramlar ve giyilebilir monitörler gibi araçlar kullandıklarını yazdılar.
Sonuç olarak, kahve içen katılımcıların deneme süresince düzensiz kalp atışlarının tekrarlama olasılığının %17 daha az olduğu ve çalışma sırasında ilk düzensiz kalp atışlarını yaşamalarının daha uzun sürdüğü belirlendi.
Kaliforniya Üniversitesi, San Francisco’da kardiyolog ve tıp profesörü olan Marcus, NBC News’e yaptığı açıklamada , deneyin sonucunun kendisine “kafeinli kahvenin atriyal fibrilasyonu önlemede ne kadar koruyucu olduğunu gösterdiğini” söyledi.
Haber kaynağının da belirttiği gibi, çalışmanın bariz sınırlamaları vardı. Bunlar arasında kahve dışındaki içeceklerden alınan kafeinin etkileri ve katılımcıların egzersiz alışkanlıkları veya diyetlerindeki farklılıklar da yer alıyordu.
Bu arada, New York’taki Mount Sinai Fuster Kalp Hastanesi’nde kardiyolog olan Johanna Contreras, NBC’ye yaptığı açıklamada, Pazar günü yayınlanan çalışmadan çıkardığı sonucun, atriyal fibrilasyon hastalarının ölçülü miktarda kahve tüketmesinin sorun olmadığı yönünde olduğunu belirtti. Ancak içeceğin koruyucu bir özelliği olduğunu söylemekten kaçındı.
Kanala yaptığı açıklamada, “Bu, sabah bir fincan kahve içtiğinizde A-fib’iniz olsa bile sorun yaşamayacağınızı gösteriyor.” dedi.
